Kemik Kırığı Nedir, Nasıl İyileşir?

Kemik Kırığı Nedir, Nasıl İyileşir?

İskelet sistemini oluşturan kemikler, vücut yapısını destekleyen, hayati organları koruyan, hareket sistemine katkıda bulunan güçlü yapılardır. Kalsiyum, fosfor, çinko ve magnezyum gibi minerallerden meydana gelen kemik, aynı zamanda kan hücrelerinin yapımı ve mineral depolanması gibi işlevlere de sahiptir. Kemik, hücreler ve kolajen, kalsiyum florid gibi hücreler arası maddeler içerir. Kemiğin bileşimindeki değişimler, raşitizm, osteomalazi, osteoporoz gibi sağlık sorunlarına yol açabilir. Ayrıca bu değişim kemiklerin daha kırılgan hale gelmesine de neden olabilir. Kemiğin yapısındaki değişimlerin dışında travmalara bağlı olarak da kemik yapısı çatlayabilir ya da kırılabilir. Her ne kadar kemik, kendi kendini onarabilse de kırık meydana geldiğinde kemik yapılarının doğru şekilde konumlandırılması ve bir süre sabitlenmesi gerekir. Kemik kırıklarının iyileşme süreci, pek çok farklı etkene bağlıdır. Kişinin yaşı ve genel sağlık durumu, kemik iyileşmesinde önemli bir paya sahiptir. Bunlara ek olarak, hormonlar, kemik yıkımında ve yapımında rol oynayan hücreler, aminoasitler, kemik iyileşme sürecinde etkilidir. Kemik kırığı iyileşme sürecini etkileyen bir diğer faktör de kemiğin konumu ve kırığın türüdür. Bazı ciddi vakalarda kemiklerin bir araya getirilmesi için ameliyatla konumlandırma olarak açıklanabilen açık redüksiyon yapılması gerekebilir. Kemiklerin sabitlenmesi için plaka, vida, pim, çubuk gibi pek çok ortopedik cerrahi malzeme kullanılabilir. Kemik kırığı tedavi yöntemleri konusuna geçmeden önce, sıklıkla merak edilen “Kemik kırığı nedir?” sorusunu yanıtlamak gerekir.

Kemik Kırığı Nedir?

Kemik kırığı, aşırı baskıya maruz kalma, yaralanma veya kaza gibi nedenlere bağlı olarak oluşur. Kemik bütünlüğünün bozulması olarak tanımlanabilen kemik kırığı, vücudun tüm kemiklerinde meydana gelebilir. Kırılma sonrasında uygulanan ilk yardım ve doğru müdahale, tedavi başarısını ve iyileşme sürecini etkiler. İkincil olarak ise kemik kırığının nasıl oluştuğu, konumu ve türü belirlenmelidir. Kemik kırığının doğru şekilde analiz edilmesiyle ilgili kırığa, uygun tedavi yöntemi belirlenir. Kemik kırığı tedavisi farklı şekillerde yapılabilir. Bazı vakalar alçı uygulamalarıyla tedavi edilirken bazılarına cerrahi müdahalede bulunmak gerekebilir. Ancak tedavi sırası ve sonrasında bakım sürecinin de iyi olması gerekir. 

Kemik kütlesi 28 ila 35 yaş arasında en üst seviyeye ulaşır. Kemik gelişiminin tamamlandığı bu dönemin ardından kemiklerin uygun egzersiz ve doğru beslenme gibi etkenlerle desteklenmesi gerekebilir. Erken dönemde kazanılan kemik kütlesi, kemik sağlığını ömür boyu etkileyebilir. Kemik kütlesinin yaklaşık olarak %90’lık kısmının oluşumunu tamamladığı ilk 20 yıldan sonra son derece yavaş bir şekilde kemiklerde kayıplar meydana gelmeye başlar. Hormonal değişimler, beslenme gibi faktörlere bağlı olarak kemik kaybı hızlanabilir. Kalıtım, cinsiyet, egzersiz, kilo kontrolü, alkol ve sigara kullanımı gibi pek çok etken, kemik sağlığını etkileyen unsurlar arasında yer alır. Sağlıklı kemik yapısı için bu unsurların göz önünde bulundurulması önerilir. Kemik kütlesinin azalması, kemiğin zayıflaması; travma ve bazı rahatsızlıklar, kemikte kırık oluşumunda rol oynayabilir.

Stres Kırığı Nedir?

Bazı durumlarda ise stres kırıkları olabilir. Stres kırıkları, psikolojik etkenlere bağlı olarak değil kemiğin orta veya hafif şiddette ve tekrarlayan şekilde zorlanmalara maruz kalmasıyla oluşur. Özellikle koşucularda, uzun mesafe yürüyüşü yapanlarda ve zıplama eylemi gerektiren diğer spor dallarını yapan bireylerde ortaya çıkar. Kadınlarda daha sık görülen stres kırığında etken, kemik yapısında yer alan zayıf noktanın tekrarlayan eylemler ile çatlaması olarak da açıklanabilir. Genellikle tarak kemiği olarak da bilinen metatarsal kemiklerde görülür. “Stres kırığı nedir?” veya “Stres kırığı ne demek” soruları bu şekilde yanıtlanabilir. Stres kırıkları da röntgen görüntülemesi sırasında fark edilmeyebilir ve ileri görüntüleme yöntemlerinin kullanılması gerekebilir. Kemik kırığı türlerine geçmeden önce “Kemik kırığı belirtileri nelerdir?” sorusunu yanıtlamak gerekir.

Kemik Kırığı Belirtileri Nelerdir?

Kemik kırığı belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

  • Şekil bozukluğu,
  • Hareket ile artan ağrı,
  • Hareket kaybı,
  • Morarma,
  • Şişlik,

Kemik kırığı semptomlarından olan ağrı, kırığın temel bulgularından biri olmasına rağmen bazı vakalarda görülmeyebilir. Özellikle ağrı eşiği yüksek bireyler, basit kırık vakalarında bu semptomu göz ardı edebilir.

Kemiğin kırılması sırasında bölgede yer alan diğer dokularda da hasarlanma olabilir. Damar, kas, sinir, tendon gibi pek çok farklı dokuda oluşabilen yaralanmalarda ise şu belirtiler görülebilir:

  • Kanamaya bağlı olarak kişinin şoka girmesi,
  • Kırığın olduğu alanda nabız alınamaması,
  • Rengin solgunlaşması,
  • Kırığın oluştuğu alanın, vücudun diğer bölgelerine göre soğuk olması,
  • His kaybı.

Bu nedenle kırık olduğu düşünülen bölgenin hareket ettirilmemesi önemlidir. Hareket sırasında kemiğin kırık kısımları, diğer dokuların da hasar görmesine neden olabilir. Ayrıca kırık bölgenin hareket ettirilmesi ayrılmamış bir kırığın, parçalanmasına neden olabilir. Bu durum aynı zamanda tedavi yönteminin farklılaşmasına ve iyileşme sürecinin uzamasına neden olabilir.

Kemik Kırığı Türleri Nelerdir?

Kemik kırığı farklı şekillerde görülebilir. Ancak medikal anlamda kemik kırıkları iki farklı türde değerlendirilir:

  • Açık Kırık: Açık kırık, kırık kemik parçalarının tamamının ya da bir kısmının cilt dokusunun dışına çıkması durumudur. Kanama ve enfeksiyon riski yüksek olan açık kemik kırıklarında, dokuda bozulmalar görülebilir. Ayrıca ilgili bölgede şekil bozuklukları da meydana gelebilir.

  • Kapalı Kırık: Kemik kırığının vücudun iç kısmında gerçekleştiği vakalar, kapalı kırık olarak adlandırılır. Kapalı kemik kırığı vakalarında kırılan kemik dokusu, vücudun içindedir. Dolayısıyla cilt dokusunda zedelenme görülmeyebilir. Fakat kırılan kemiğin konumuna ve kırığın şiddetine bağlı olarak şekil bozuklukları görülebilir.


Kemik Kırığı Tanısı Nasıl Koyulur?

Kemik kırığı belirtileri ile ortopedi uzmanına başvurulduğunda hekim, öncelikle kişinin fizik muayenesini yapar. Hasta ile iletişimin sağlanamadığı ciddi vakalarda anamnez için tanıklar ya da hasta yakınları ile görüşülür. Kırığın şiddetinin tespiti için röntgen çekilir. Pek çok kemik kırığı tanısı için bu uygulamalar yeterli olsa da bazı durumlarda ek tetkikler yapılması gerekebilir. Özellikle kalça ve bilek kırıklarında BT ve MR gibi radyolojik görüntülemelerin yanı sıra kemik taraması da yapılabilir. Ciddi vakalarda ise kan damarlarının kontrolü için anjiyografi yapılması gerekebilir.

Kemik Kırığı Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Kemik dokusunun uygun şekilde tedavi edilebilmesi için hareketin kısıtlanması yani immobilizasyon gerekir. Bu işlem için öncelikle kemiğin kırık kısımlarının doğru bir şekilde konumlandırılması yapılır. Ardından kemiğin iyileşmesi için hareketi kısıtlanır. Kemiğin doğru pozisyona getirilerek sabitlenmesi işlemi, tıp dilinde redüksiyon olarak tanımlanır. Kemik kırığı ameliyatı olarak da bilinen cerrahi girişime gerek duyulmaksızın yapılan bu işlem, kapalı redüksiyon olarak adlandırılır. Kemik kırığı ameliyatı olarak da bilinen, kemik parçalarının ameliyatla bir araya getirilmesi ise açık redüksiyon işlemidir. Açık redüksiyon işleminde kemiklerin sabitlenmesi için plaka, vida, çubuk, pim gibi pek çok farklı malzeme kullanılabilir. Enfeksiyonun önlenmesi için tedaviye antibiyotikler eklenir. Bazı vakalarda ağrı ve acı hissinin azaltılması için hekim, farklı ağrı kesici türleri reçete edebilir. Kemik kırığının iyileşme sürecinin desteklenmesi için mümkün olan en kısa sürede rehabilitasyon süreci başlatılır. Hekimin önerdiği egzersizleri yapmak, kan akışının uygun şekilde devam etmesi, kas dokularının korunması ve olası pıhtıların önlenmesi için gereklidir.

Eğer sizde ya da bir yakınınızda kemik kırığı olduğunu düşünüyorsanız bir ortopedi uzmanına muayene olabilirsiniz.